fbpx
Avrupa BirliğiEstonya

2024 Yılı Uluslararası Şirket Kuruluşu ve Girişimcilik Genel Bakışı

By Aralık 23, 2024 No Comments

1. Giriş

Dünya genelinde girişimcilik faaliyetleri, küreselleşmenin hız kazandığı 21. yüzyılın başından bu yana giderek önemini artırmaktadır. Özellikle teknoloji sektöründe ortaya çıkan yenilikçi iş modelleri, sermayeye daha kolay erişim, internet tabanlı pazarlama araçlarının gelişmesi, uzaktan çalışma olanaklarının yaygınlaşması ve küresel çaptaki lojistik ağların gelişmesi, girişimciler için birçok fırsat barındırmaktadır. 2024 yılına girdiğimiz bu dönemde, uluslararası şirket kuruluşu alanında pek çok dinamik ortaya çıkmıştır:

  1. Sermaye Erişiminin Kolaylaşması: Özellikle risk sermayesi (VC), kitle fonlaması (crowdfunding) gibi mekanizmalar aracılığıyla girişimciler daha önce hiç olmadığı kadar hızla sermaye bulabilmektedir. Özellikle Silikon Vadisi, Londra, Singapur, Berlin gibi merkezlerde artan yatırımcı sayısı küresel bir etkiye sahiptir.
  2. Dijital Dönüşüm: Şirket kuruluşu süreçleri dijitalleşmeye devam etmektedir. Online bankacılık, e-imza, e-devlet hizmetleri ve sınır ötesi ödeme sistemleri sayesinde yeni kurulan şirketlerin küresel pazarlara açılması eskiye kıyasla çok daha hızlı gerçekleşmektedir.
  3. Uzaktan Çalışma ve Küresel İşgücü: Pandemi sonrası dönemde kalıcı hale gelen uzaktan çalışma kültürü, girişimciler için global ölçekte yeteneklere erişimi mümkün kılmıştır. Dolayısıyla bir şirketin merkezi farklı bir ülkede, teknik ekibi ise bambaşka coğrafyalarda çalışabilir hale gelmiştir.
  4. Regülasyon ve Teşvikler: Bazı ülkeler, yabancı sermayeyi ve uluslararası startup’ları çekmek amacıyla vergi indirimleri, kolaylaştırılmış lisans ve izin süreçleri, özel vize programları gibi uygulamalar geliştirmektedir. Örneğin Estonya’nın e-Residency programı ya da Portekiz’in “Dijital Göçebe Vizesi” bu trende verilebilecek popüler örnekler arasındadır.
  5. Sürdürülebilirlik ve Sosyal Etki: Küresel iklim krizi, artan gelir eşitsizliği gibi toplumsal sorunlar, yeni kurulan şirketlerin iş modellerinde sosyal ve çevresel etkiyi de ön plana koymalarını tetiklemektedir. Sürdürülebilirlik odaklı teknolojiler, yenilenebilir enerji şirketleri, “impact investment” (etki yatırımı) fonları gibi oluşumlar giderek popülerleşmektedir.

Bu rapor, yukarıda belirttiğimiz küresel trendlerin ışığında, kıtalar bazında en gözde şirket kuruluş merkezlerini analiz edecektir. Amerika’dan Avrupa’ya, Asya’dan Afrika’ya ve Güney Amerika’ya kadar uzanan coğrafi kapsamda, ülkelerin startup ekosistemleri, mevzuat kolaylıkları, vergi düzenlemeleri, yetenek havuzları ve kültürel faktörler gibi pek çok farklı boyut detaylı şekilde ele alınacaktır. Raporun özel bir bölümü ise Estonya’ya ayrılacak; zira son yıllarda dijitalleşme ve e-Residency uygulamasıyla girişimcilerin odağı haline gelen bu Baltık ülkesi, birçok uluslararası girişimcinin Avrupa’da şirket kurma tercihini şekillendirmektedir.

2. Küresel Şirket Kuruluşu Trendleri ve Girişimcilik Ekosisteminin Gelişimi

2.1 Girişimcilik Ekosisteminin Temel Bileşenleri

Bir girişimcilik ekosisteminin gelişimi, şu temel bileşenlerin mevcut olmasına ve sürekli iyileştirilmesine dayanmaktadır:

  1. Sermaye (Finansman) Erişimi: Risk sermayesi fonları, melek yatırımcı ağları, kitle fonlaması platformları ve kamu destekleri.
  2. İnsan Kaynağı (Yetenek): Teknik eğitimli işgücü, üniversitelerin araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) olanakları, mesleki eğitim ve sürekli öğrenme kültürü.
  3. Pazarlara Erişim: Hem yerel hem küresel ölçekte hedef pazarlara ulaşabilme. Lojistik ve bilişim altyapısının kalitesi de bu noktada önemlidir.
  4. Düzenleyici Çerçeve: Şirket kuruluş işlemlerinin kolaylığı, vergilendirme politikaları, yabancı yatırımcılara yönelik yasal düzenlemelerin şeffaflığı.
  5. Kültürel Destek ve Ağlar: Toplumda başarısızlığa karşı anlayış, risk alma kültürü, iş ağları ve kuluçka merkezleri.

Bu bileşenlerin hangilerinin daha fazla desteklendiği veya hangi noktalarda eksikler olduğu, ilgili ülkenin girişimcilik ekosistemini güçlendirmekte ya da zayıflatmaktadır.

2.2 2024’e Girerken Öne Çıkan Konular

  • Teknoloji ve Dijitalleşme: Yazılım, yapay zekâ, bulut bilişim, fintech, e-ticaret, sağlık teknolojileri (healthtech) ve eğitim teknolojileri (edtech) başta olmak üzere pek çok dikeyde inovasyon hız kazanmıştır.
  • Pandemi Etkisi ve Uzaktan Çalışma: Salgın dönemi, uzaktan çalışma modellerini kalıcı hale getirmiştir. Bu durum, sınırların önemini azaltmış, global yetenek ve girişimcilik ekosistemlerinin entegrasyonunu artırmıştır.
  • Yeşil ve Sürdürülebilir Teknolojiler: Girişimciler, yeşil enerji, atık yönetimi, karbon ayak izini azaltan teknolojiler gibi konulara yatırım yapmakta ve burada büyüme potansiyeli görmektedirler.
  • Siber Güvenlik ve Veri Koruması: Dijitalleşme arttıkça siber tehditler de artmış, bu alanda yeni girişim fırsatları doğmuştur.
  • Regülasyonların Uyumlaştırılması: AB ülkeleri arasında ortak veri koruma kuralları (GDPR), elektronik imza ve dijital kimlik uygulamaları gibi çalışmalar, girişimciler için sınır ötesi operasyonları kolaylaştırmaktadır.

3. Kıta Bazında Şirket Kuruluşu ve Girişimcilik Ekosistemleri

Bu bölümde, kıtalara göre girişimcilik ekosistemlerini ve öne çıkan ülkeleri inceleyeceğiz. Her kıta, farklı ekonomik, demografik ve kültürel dinamiklere sahip olduğundan; şirket kurma süreçleri, regülasyonlar ve destek mekanizmaları da büyük ölçüde değişiklik göstermektedir.

3.1 Kuzey Amerika

3.1.1 Amerika Birleşik Devletleri (ABD)

Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi Olarak ABD:
ABD, uzun yıllardır küresel çapta girişimcilik ve inovasyonun merkezi olarak kabul edilmektedir. Özellikle Silikon Vadisi (Kaliforniya) ve Boston, New York gibi büyük metropoller, dünya çapında tanınmış teknoloji devlerinin ve yeni unicorn startup’ların çıkış noktası olmuştur. 2024 yılında da ABD, yüksek risk iştahlı yatırımcı ağı ve yaygın melek yatırımcı (angel investor) sistemi sayesinde startup ekosisteminde liderliğini sürdürmektedir.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Geniş ve Derin Sermaye Piyasaları: Risk sermayesi fonlarından melek yatırım ağlarına, halka arz (IPO) olanaklarından kitle fonlamasına kadar geniş bir finansman yelpazesi sunar.
  2. Teknolojik Altyapı ve Yetenek Havuzu: Dünyanın en önde gelen üniversiteleri (Stanford, MIT, Harvard vb.) ABD’de konumlanmıştır. Ayrıca çok uluslu şirketlerin Ar-Ge merkezleri bu ekosistemi besler.
  3. Yenilikçi Kültür ve Risk Alma İştahı: Başarısızlığın büyük ölçüde öğrenme deneyimi olarak kabul edildiği, “fail fast, learn faster” mottosu yerleşmiş bir ekosistem kültürü bulunmaktadır.

ABD’de şirket kurmanın en büyük dezavantajlarından biri ise eyalet bazında farklılaşan regülasyonlardır. Wyoming, Delaware, Nevada gibi girişimciler tarafından nispeten daha az bürokrasi ve avantajlı vergi yapısı sunan eyaletler, son dönemde popülerdir. Bununla birlikte federal vergi yükü ve işgücü maliyetlerinin yüksekliği, girişimcilerin dikkat etmesi gereken konular arasındadır.

3.1.2 Kanada

Artan Girişimcilik Ekosistemi:
Kanada, son on yılda girişimcilik ekosistemini güçlendirmek amacıyla birçok yapısal reforma gitmiş, teknoloji odaklı girişimcilere ve yabancı startup’lara kapılarını daha fazla açmaya başlamıştır. Özellikle Toronto, Vancouver, Montreal gibi şehirler küresel ölçekte teknoloji ve yapay zekâ (AI) hub’ları olarak öne çıkmaktadır.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Startup Vize Programı: Kanada hükümeti, inovasyon odaklı yabancı girişimcilere oturma izni sağlayan bir “Startup Visa” programı yürütmektedir. Bu, göçmen kurucuların rahatlıkla Kanada’da şirket kurabilmesine imkân tanır.
  2. Yüksek Yaşam Kalitesi: Eğitim, sağlık ve altyapı hizmetlerindeki kalite, Kanada’yı yaşam ve çalışma açısından cazip hale getirir. Bu da yetenekli çalışanların ülkede kalıcılığını artırır.
  3. Teşvikler ve Hibe Programları: Bölgesel kalkınma ajansları, Ar-Ge projelerini ve teknoloji girişimlerini destekleyen birçok hibe ve teşvik sunmaktadır.

Buna karşın, Kanada’nın sert iklim koşulları (özellikle iç bölgelerdeki kış şartları), bazı sektörler için lojistik zorluklar yaratabilir. Ayrıca, ABD’ye kıyasla daha küçük bir iç pazara sahip olması, hızlı büyüme hedefi olan bazı girişimler için sınırlayıcı bir faktör olarak algılanabilir. Yine de küresel pazara açılmak isteyen, özellikle yazılım ve AI gibi dikeylerde faaliyet gösteren girişimler için Kanada’nın bürokratik kolaylıkları ve destekleri oldukça caziptir.

Woman sits on the street and works with a laptop

3.2 Avrupa

Avrupa kıtası, çeşitlilik arz eden bir ekonomik ve kültürel mozaiktir. Büyük ekonomilerden (Almanya, Fransa, Birleşik Krallık) Baltık ülkelerine (Estonya, Letonya, Litvanya) ve Güney Avrupa’ya (İtalya, İspanya, Yunanistan) kadar farklı iş ortamları barındırır. AB içinde şirket kuruluşu kısmen harmonize edilmiş olsa da her ülkenin kendi vergi, bürokrasi ve iş yapma kültürü farklılık göstermektedir. Ayrıca Avrupa Birliği’nin sağladığı serbest dolaşım ve ortak pazar avantajları, girişimciler için 450 milyonluk büyük bir tüketici kitlesine doğrudan erişim sağlar.

3.2.1 Birleşik Krallık

Finans ve Teknolojinin Buluşma Noktası:
Birleşik Krallık (BK), Avrupa’da girişimciler için önemli bir merkez olmaya devam etmektedir. Londra, dünyanın en büyük finans merkezlerinden biri olmasının yanı sıra teknoloji, yapay zekâ, fintech ve dijital pazarlama gibi alanlarda uluslararası girişimlerin çekim noktasıdır.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Finansal Ekosistem: Londra Borsası, risk sermayesi fonları ve melek yatırım ağları, girişimcilere yüksek miktarda sermaye erişimi sunar.
  2. Uluslararası Bağlantılar: Küresel finans ve ticaretin kalbi sayılabilecek bağlantılar sayesinde startuplar, kolaylıkla uluslararası ölçeğe taşınabilir.
  3. İngilizce Dil Avantajı: Dünyanın iş dünyasında ortak dili olarak kabul edilen İngilizce sayesinde, küresel yetenekleri çekmek daha kolaydır.

BK’nin AB’den ayrılması (Brexit) sonrası bazı bürokratik değişiklikler yaşanmıştır. Özellikle Avrupa pazarına açılmak isteyen girişimcilerin, gümrük ve vize işlemlerinde ek zorluklar ile karşılaşabilecekleri bir gerçektir. Ancak buna rağmen Londra’nın küresel yatırım ağları, finansal araçların çeşitliliği ve prestiji, BK’yi hâlâ cazip kılan etmenler arasındadır.

3.2.2 Almanya

Mühendislik ve Teknolojinin Kalbi:
Almanya, Avrupa’nın en büyük ekonomisi olup, girişimcilik ekosisteminde özellikle Berlin şehri ile ön plana çıkar. Berlin, yaratıcı sektörler, dijital ajanslar, yazılım ve oyun (gaming) şirketleri açısından ilgi çeken, dinamik bir atmosfer sunar.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Güçlü Ekonomi ve Yüksek Alım Gücü: 80 milyonu aşkın nüfusu ve kişi başına düşen yüksek GSYİH ile Almanya, büyük bir iç pazara sahiptir.
  2. Mühendislik ve Sanayi Geleneği: Otomotiv, makine üretimi gibi geleneksel sektörlerin yanında yüksek teknolojili sanayi ürünleri de ekosistemi çeşitlendirir.
  3. Eğitimli İş Gücü ve Ar-Ge Desteği: Ülkedeki teknik üniversiteler ve Fraunhofer gibi araştırma enstitüleri, yeni teknolojilerin hayata geçirilmesini destekler.

Ancak Almanya’da şirket kuruluşu bürokratik süreç açısından bazı zorluklar içerebilir. Ayrıca vergi oranları ve işgücü maliyetleri, bazı sektörler için yüksek bulunabilir. Yine de devletin sunduğu teşvik paketleri ve Ar-Ge hibeleri, yenilikçi girişimler açısından cazip olmaya devam etmektedir.

3.2.3 Fransa

Moda, Sanat ve Teknoloji Kavşağı:
Fransa, tarihi ve kültürel açıdan dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olmanın ötesinde, Paris merkezli güçlü bir girişimcilik ekosistemine de ev sahipliği yapar. Özellikle Station F gibi büyük kuluçka merkezleri, Fransa’nın startup konusundaki iddiasını göstermektedir.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Kültürel Zenginlik ve Turizm: Dünyanın en çok turist çeken ülkelerinden biri olması, gastronomi ve lüks tüketim sektörlerinde benzersiz fırsatlar yaratır.
  2. Hükümet Teşvikleri: “La French Tech” gibi girişimcilik odaklı programlar kapsamında, teknoloji girişimlerine vergi indirimleri ve fonlama imkânları sunulur.
  3. Eğitimli İş Gücü: Grandes Écoles ve uluslararası üniversiteler, Fransa’nın yetenek havuzunu besler.

Bununla birlikte Fransa, bazı bürokratik engeller ve işçi hakları yasalarıyla ilgili zorluklar sebebiyle eleştirilere maruz kalabilmektedir. İşe alım süreçlerindeki katı düzenlemeler, büyümeyi planlayan girişimler için karmaşık bir yapı oluşturabilir. Yine de Fransa’nın yüksek alım gücüne sahip iç pazarı ve Avrupa’nın geri kalanına erişim imkânları, bu dezavantajları dengeleyebilmektedir.

e-Residency kit, card reader and e-Residency card laid out on the table

3.3 Estonya: Dijital Bir Devletin Girişimcilik Modeli

Estonya, son yıllarda uluslararası girişimcilerin ve startup’ların gözdesi hâline gelmiş küçük ancak etkili bir Baltık ülkesidir. 1,3 milyon gibi küçük bir nüfusu olan Estonya, dijitalleşme alanında yaptıkları dönüşümle dikkat çekmektedir. Kamu hizmetlerinin neredeyse tamamı elektronik ortamda sunulmaktadır ve Estonya, “e-Residency” (e-Oturum) programıyla yüz binlerce dijital girişimciye kapılarını açmıştır.

3.3.1 e-Residency Programı

Nedir ve Nasıl Çalışır?
Estonya e-Residency, dünyanın herhangi bir yerindeki kişilere “dijital kimlik” sağlayan öncü bir programdır. Bu dijital kimlik ile kişiler çevrimiçi olarak Estonya’da şirket kurabilir, yönetebilir ve finansal işlemlerini yapabilir. e-Residency programı, Estonya’nın Avrupa Birliği üyesi olması sebebiyle, AB içindeki pek çok mevzuat avantajından da yararlanılmasını sağlar.

Avantajları:

  1. Kolay Şirket Kuruluşu: İnternet üzerinden başvuru yaparak birkaç gün içinde AB’de geçerli bir şirket kurulabilir. Bu, uluslararası girişimciler için fiziksel olarak Estonya’ya gitmeden Avrupa’da iş yapmak anlamına gelir.
  2. Düşük Kuruluş ve İşletme Maliyetleri: Şirket kuruluşu ve yönetimi için gerekli dokümantasyon çoğunlukla dijital ortamda yapılabildiğinden bürokratik giderler düşüktür. Aynı zamanda Estonya’da kurumlar vergisi, dağıtılmayan kâr üzerinden sıfırdır (kâr dağıtılana kadar vergi ödenmez).
  3. AB Tek Pazarı Erişimi: Estonya şirketi ile tüm AB ülkeleri içinde serbest dolaşım, mal ve hizmet ticareti olanaklarından faydalanılabilir.
  4. Dijital Altyapı ve İnovasyon: Estonya’da devlet hizmetleri (vergi beyannameleri, şirket tescili, e-imza, noter işlemleri vb.) neredeyse tamamen çevrimiçi yürür. Bu da girişimcilere zaman ve kaynak tasarrufu sağlar.

Zorlukları:

  • Fiziksel Ofis Zorunluluğu: Her ne kadar e-Residency ile uzaktan şirket kurulabilse de Estonya’da resmi bir adres ve temsil zorunluluğu bulunur. Bu hizmeti sunan pek çok aracı firma mevcut olsa da ek maliyet yaratabilir.
  • Bankacılık İşlemleri ve IBAN Konusu: Estonya’da şirket hesabı açmak için bazı bankalar hâlâ fiziksel olarak ülkeye gelinmesini talep edebilir. Fintech çözümleri bu sorunu kısmen hafifletmiştir.
  • Yerel Pazarın Küçüklüğü: Estonya’nın iç pazarı küçük olduğu için, buraya yalnızca yerel satış yapmak üzere gelen girişimciler genelde beklediklerini bulamayabilir. Ancak zaten çoğu girişimci ülkeyi AB pazarı için bir merkez olarak kullanmaktadır.

3.3.2 Estonya Girişimcilik Ekosistemi

Estonya, Skype, TransferWise (Wise), Bolt, Pipedrive gibi unicorn girişimlerin çıkış noktası olmasıyla da ünlüdür. Bu şirketlerin bir kısmı, hükümet destekleri ve teknoloji odaklı kuluçka merkezlerinden faydalanarak kısa sürede büyümüştür.

  • Start-up Estonia: Hükümet destekli bir program olup, yerli ve yabancı girişimcilere mentor ağları, eğitimler, yatırımcı buluşmaları gibi imkânlar sunar.
  • Üniversite-Özel Sektör İşbirliği: Örneğin Tartu Üniversitesi, girişimcilik eğitimleri ve araştırma projeleri ile yerel startup ekosistemine katkı sunar.
  • Regülasyon İnovasyonu: Blockchain teknolojisinin erken benimsenmesi, kripto para ve dijital varlık şirketlerinin Estonya’da hızla kurulmasına zemin hazırlamıştır.

Tüm bu faktörler düşünüldüğünde, Estonya’nın yenilikçi iş modellerine ve dijital girişimcilik ekosistemine verdiği önem, bu küçük ülkenin kısa süre içinde çok sayıda unicorn çıkarmasını ve global yatırımcıların radarına girmesini sağlamıştır. Estonya’da şirketinizi Advist ile kurmak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Beautiful architecture building exterior cityscape of hong kong city skyline

3.4 Asya

Asya kıtası, farklı ekonomik gelişmişlik seviyelerine ve kalabalık nüfuslara ev sahipliği yapar. Burada hem güçlü teknolojik ekosistemlere sahip ülkeler (Hindistan, Çin, Güney Kore, Japonya, Singapur, İsrail — coğrafi olarak Asya’da kabul edilebilecek durumda) hem de hızlı büyümekte olan, potansiyeli yüksek ülkeler (Endonezya, Filipinler, Vietnam vb.) bulunmaktadır.

3.4.1 Hindistan

Bangalore ve Haydarabad: Yeni Teknoloji Üsleri:
Hindistan, yazılım ve bilgi teknolojileri konusunda dünyada lider konumdadır. Bangalore (resmî adıyla Bengaluru) “Hindistan’ın Silikon Vadisi” olarak anılırken, Haydarabad da son dönemde çok sayıda teknoloji şirketine ev sahipliği yapmaktadır.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Geniş İç Pazar: 1,4 milyarlık nüfusu ve hızla dijitalleşen orta sınıfı sayesinde, Hindistan’da geliştirilen ürün ve hizmetlerin büyük bir potansiyel müşteri kitlesi vardır.
  2. Yetenekli İş Gücü: Özellikle mühendislik, yazılım ve veri bilimi alanlarında çok sayıda nitelikli mezun bulunur. Ücretler ise Batı ülkelerine kıyasla daha düşüktür.
  3. Maliyet Avantajları: Ofis kiraları, işçilik ve operasyonel giderler genellikle daha uygundur.

Ancak Hindistan’da bürokrasi, lisans prosedürleri ve altyapı (elektrik, su, ulaşım) konusunda hâlâ iyileştirilmesi gereken alanlar mevcuttur. Yine de 2024 itibarıyla Hindistan, özellikle teknoloji girişimleri ve yazılım ihracatı açısından yükselişini sürdürmektedir.

3.4.2 Çin

Fintech ve E-Ticaretin Dev Gücü:
Çin, dünyanın ikinci büyük ekonomisi olarak devasa bir iç pazara sahiptir. Alibaba, Tencent, Huawei gibi şirketler, e-ticaret ve teknoloji alanında Çin’i küresel liderler arasına sokmuştur. 2024’e gelindiğinde ise Çin’in girişimcilik ekosistemi, fintech, yapay zekâ, akıllı şehirler ve yeşil enerji gibi alanlarda yoğunlaşmıştır.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Büyük İç Pazar: 1,4 milyarı aşan nüfusla, yerel pazarda bile unicorn seviyesine ulaşmak mümkündür.
  2. Devlet Destekleri: Özel ekonomik bölgeler, vergi teşvikleri ve teknoloji parkları gibi politikalar ile girişimciler desteklenir.
  3. Teknolojik Altyapı: 5G iletişim ağlarının erken yaygınlaşması, online ödeme sistemleri (WeChat Pay, Alipay) ve sübvansiyonlu internet, inovasyonu destekler.

Kısıtlayıcı yön olarak veri güvenliği, internet sansürü ve yabancı girişimciler için karmaşık lisans prosedürleri gösterilebilir. Ayrıca, jeopolitik gerilimler ve korumacılık eğilimleri de yabancı sermaye için bazen risk oluşturabilmektedir. Yine de Çin, küresel fintech ve e-ticaret girişimlerinin büyük bir kısmına ev sahipliği yapmaya devam edecektir.

3.5 Afrika

Afrika kıtası, genç nüfusu ve hızla artan internet penetrasyon oranı ile girişimciler için büyük fırsatlar sunmaktadır. Geleneksel bankacılığın yeterince gelişmediği veya erişilebilir olmadığı bölgelerde fintech çözümleri öne çıkarken, tarım, enerji ve sağlık teknolojileri gibi sektörlerde de büyük potansiyel mevcuttur.

3.5.1 Nijerya

Fintech’in Parlayan Yıldızı:
Nijerya, Afrika’nın en büyük ekonomilerinden biri olup, fintech alanında yenilikçi çözümlerle dikkat çekmektedir. Genç nüfusu ve akıllı telefon kullanımının artması ile birlikte mobil ödeme ve dijital banka uygulamaları hızla yaygınlaşmaktadır.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Geniş ve Genç Nüfus: 200 milyonu aşan nüfusu, girişimlere hızlı büyüme olanağı sağlar.
  2. Artan İnternet Penetrasyonu: Mobil internet üzerinden finansal hizmetlere erişim kolaylaşır.
  3. Girişimcilik Kültürü: Yüksek işsizlik oranları, birçok genci kendi işini kurmaya yöneltmektedir.

Alt yapı eksiklikleri, güvenlik kaygıları ve siyasi istikrarsızlık dönemleri, Nijerya’da şirket kuruluşunu zaman zaman zorlaştırsa da büyüyen fintech pazarı yerli ve yabancı yatırımcıları cezbetmeye devam eder.

3.5.2 Güney Afrika

Teknoloji ve Finans Merkezli Ekonomi:
Güney Afrika, Afrika’da girişimcilik ekosisteminin en gelişmiş olduğu ülkelerden biridir. Johannesburg ve Cape Town, teknoloji odaklı startupların yoğunlaştığı bölgelerdir.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Gelişmiş Altyapı: Diğer Afrika ülkelerine göre daha iyi karayolu, liman ve telekomünikasyon altyapısına sahiptir.
  2. Çeşitli Sektörel Fırsatlar: Madencilik, tarım, finans gibi geleneksel sektörlerin yanı sıra fintech ve e-ticaret alanlarında da büyük pazar fırsatları bulunur.
  3. Hükümet Destekleri: Küçük işletmeleri teşvik eden çeşitli vergi indirimleri ve kredi programları mevcuttur.

Buna rağmen ülkedeki yüksek gelir eşitsizliği, sosyal problemler ve zaman zaman yaşanan siyasi belirsizlikler, uzun vadeli yatırımcıları tedirgin edebilmektedir. Ancak Afrika kıtasındaki en güçlü girişimcilik ekosistemine sahip ülkelerden biri olması, Güney Afrika’yı cazibe merkezi konumunda tutmaktadır.

3.5.3 Kenya

Mobil Ödeme ve Tarım Teknolojilerinin Yükselişi:
Kenya, özellikle “M-Pesa” gibi mobil ödeme sistemleriyle dünya çapında bir üne kavuşmuştur. Tarım teknolojileri (agritech) ve güneş enerjisi çözümleri de Kenya’da hızla gelişmektedir.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Mobil Ödeme Alanında Öncü: “M-Pesa” sayesinde milyonlarca insan bankacılık hizmetlerine erişim sağlayabilmiştir. Bu da fintech ekosisteminin tetikleyicisidir.
  2. Teknolojik Adaptasyon: Genç nüfus, mobil teknolojileri ve sosyal medyayı hızlı benimsemektedir.
  3. Kamu ve STK İşbirlikleri: Birçok uluslararası kuruluş, Kenya’da kırsal kalkınma ve teknoloji projeleri yürütür. Bu da girişimcileri destekleyen bir ekosistem yaratır.

Elektrik kesintileri, internet altyapısının kırsal bölgelerde yetersizliği ve sermaye sıkıntısı, ülkenin ilerlemesindeki engeller arasında olsa da Kenya’nın “Afrika’nın Silikon Savanası” olarak anılan teknoloji girişimcilik merkezi olma iddiası sürmektedir.

Side view people working together

3.6 Güney Amerika

Güney Amerika, kaynak zengini ekonomileri ve nispeten genç nüfuslarıyla dikkat çeken bir kıtadır. Son yıllarda bölgenin siyasi ve ekonomik istikrarsızlıkları ara ara gündeme gelse de özellikle Brezilya, Arjantin, Şili ve Kolombiya gibi ülkeler startup ekosistemini canlandırmak için önemli adımlar atmaktadır.

3.6.1 Brezilya

Sâo Paulo’nun Finans ve Teknoloji Gücü:
Brezilya, Güney Amerika’nın en büyük ekonomisi olarak, geniş bir iç pazara ve artan teknoloji adaptasyonuna sahiptir. São Paulo şehri, finans ve teknoloji girişimlerinin yoğunlaştığı lider konumdaki metropoldür.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Büyük İç Pazar: 200 milyondan fazla nüfusu ile özellikle e-ticaret ve fintech uygulamaları için ideal bir test pazarı sunar.
  2. Girişimcilik Ruhu: Brezilyalı gençler arasında artan girişimcilik tutkusu ve yenilikçi fikirlere açıklık mevcuttur.
  3. Hükümet Destekleri: Start-up Brazil, BNDES (Brezilya Kalkınma Bankası) gibi programlar ve fonlar yatırımcılara ve girişimcilere destek sağlamaktadır.

Ancak yüksek vergiler, bürokrasi, altyapı eksikliği ve zaman zaman görülen ekonomik dalgalanmalar, girişimcilerin temel endişe noktalarıdır. Buna rağmen Brezilya, Güney Amerika’nın teknoloji ekosisteminde başı çekmeyi sürdürmektedir.

3.6.2 Arjantin

Teknoloji ve Tarım Teknolojilerinde Dikkat Çeken Ülke:
Arjantin, geleneksel olarak tarım ve hayvancılığa dayanan ekonomisini son dönemde teknoloji girişimleriyle çeşitlendirmektedir. Buenos Aires, Latin Amerika’nın önde gelen kültür ve sanat merkezlerinden biri olmasının yanı sıra, startup ekosistemini geliştirmek için de çaba göstermektedir.

Başlıca Çekici Faktörler:

  1. Kalifiye İş Gücü: Arjantin’deki üniversiteler özellikle yazılım, mühendislik ve tasarım alanlarında yetenekli mezunlar yetiştirir.
  2. Girişimcilik Kültürü: Ülkede artan oranda startup ve kuluçka merkezi bulunmaktadır. Aynı zamanda Arjantin kültürü, yeniliklere oldukça açıktır.
  3. Tarım Teknolojileri (AgTech): Verimli toprakları ve güçlü tarım geleneği nedeniyle, AgTech girişimlerinde büyük potansiyel vardır.

Ekonomik istikrarın zaman zaman sekteye uğraması, yüksek enflasyon gibi yapısal sorunlar, ülkenin sürdürülebilir büyümesini zorlayabilir. Yine de global yatırımcılar, Arjantin’in yetenek havuzuna ve yenilikçi projelerine ilgi göstermeye devam etmektedir.

Startup diverse international businesspeople shaking hands

4. Uluslararası Şirket Kuruluşunun Ana Motivasyonları ve Zorlukları

Bu bölümde, girişimcilerin neden farklı ülkelerde şirket kurmayı tercih ettikleri ve karşılaştıkları temel zorluklar analiz edilecektir. Uluslararası şirket kuruluşu, genellikle şu nedenlerle gündeme gelir:

  1. Vergi Avantajları ve Hukuki Kolaylık: Örneğin İrlanda, Singapur veya Estonya gibi ülkeler, yabancı yatırımcılara düşük kurumlar vergisi sunarak cezbedici olabilir.
  2. Küresel Pazara Hızlı Erişim: AB gibi entegre pazarlar, girişimcilere bir ülkede şirket kurup bütün bir coğrafyaya ürün/hizmet sunma olanağı verir.
  3. Yetenekli İş Gücüne Ulaşım: Teknoloji ve Ar-Ge yoğun sektörlerde, Hindistan, Çin, ABD gibi ülkelerin derin yetenek havuzu kararları etkiler.
  4. Regülasyon ve Teşvikler: Bazı ülkeler, inovasyonu desteklemek amacıyla hibe, düşük faizli kredi, vergi muafiyeti gibi kolaylıklar sağlayarak dikkat çeker.
  5. Kişisel Gelişim ve Deneyim: Bazı girişimciler, küresel ölçekte deneyim kazanmak, farklı kültürlerle etkileşim içinde olmak ve networklerini genişletmek için yurtdışında şirket kurmaya yönelebilir.

4.1 Karşılaşılan Temel Zorluklar

  1. Farklı Hukuki ve Vergi Sistemleri: Her ülke, kendine özgü mevzuat ve vergi oranlarına sahiptir. Uyumsuzluklar ve karmaşık prosedürler, girişimcileri zora sokabilir.
  2. Dil ve Kültürel Engeller: Özellikle yerel pazarla yakın temas gereken iş modellerinde dil engeli veya iş kültürü farklılıkları, başarısızlığa yol açabilir.
  3. Lojistik ve Operasyonel Maliyetler: Üretim, tedarik zinciri yönetimi ve dağıtım gibi konularda öngörülemeyen masraflar ortaya çıkabilir.
  4. Siyasi ve Ekonomik İstikrarsızlık: Döviz kurlarındaki dalgalanmalar, hükümet değişiklikleri veya sosyal kargaşa gibi faktörler, yabancı girişimcileri risk altına sokabilir.

5. Estonya’ya Derinlemesine Bakış: 2024 ve Sonrası

Raporumuzun ana çerçevesi içinde Estonya’yı özel olarak ele alıyoruz; zira bu küçük Baltık ülkesi, dijitalleşme politikaları ve uluslararası girişimcileri çekme konusundaki başarılarıyla örnek bir model oluşturmuştur. Önceki bölümlerde e-Residency’den bahsetmiştik; bu bölümde Estonya ekosisteminin geleceğine dair biraz daha detay verelim.

5.1 Estonya Ekosisteminin Geleceği

  1. Yapay Zekâ ve Veri Analitiği: Estonya, kamu hizmetlerinde yapay zekâ kullanımını artırarak bürokrasi maliyetlerini daha da düşürmeyi hedefliyor. Bu durum, AI ve veri analitiği alanında çalışan girişimciler için büyük bir deneme sahası sunuyor.
  2. Startup Diplomacy: Estonya hükümeti, diplomatik ilişkilerinde girişimcilik ve teknoloji temaslarını ön plana çıkarmaya başlamıştır. Farklı ülkelerdeki Estonya büyükelçiliklerinde “e-Residency temsilcilikleri” kurulması gündemdedir.
  3. Kamu İhaleleri ve Özel Sektör İşbirliği: Avrupa Birliği fonları, Estonya’nın dijital altyapısına ve Ar-Ge çalışmalarına sürekli kaynak aktarmaktadır. Gelecekte bu fonların büyük bir kısmının da “dijital kamu hizmetleri” ve “yeni teknolojiler” konusundaki startup’lara ayrılması beklenmektedir.

5.2 Girişimcilere Öneriler ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Dijital Strateji Oluşturma: Estonya’da başarılı olmak isteyen girişimciler, iş modellerine mutlaka dijital araçları entegre etmelidir. Operasyonel süreçlerin büyük bölümü online gerçekleştiğinden, bu alandaki uzmanlık kritik önem taşır.
  • AB Regülasyonlarına Uyum: Özellikle GDPR gibi veri koruma düzenlemeleri ve AB pazarının gerektirdiği diğer regülasyonlar (CE belgelendirme vb.) hakkında bilgi sahibi olmak gerekir.
  • Yerel İşbirlikleri: Kuluçka merkezleri, hızlandırıcı programlar ve mentor ağlarıyla yakın temas kurmak, pazara girişte büyük avantaj sunar.
  • Kültürel Adaptasyon: Estonyalılar genel olarak İngilizce’yi iyi bilseler de iş kültüründe resmiyet ve planlılık ön plandadır. Toplantılara hazırlıklı gitmek, net ve gerçekçi hedefler koymak önemlidir.

6. 2024 Yılına Girerken Stratejik Öngörüler ve Değerlendirme

Bu bölümde, hem kıtalar bazında öne çıkan trendleri hem de genel olarak uluslararası şirket kuruluşuna dair stratejik değerlendirmeleri ele alacağız.

6.1 Çıkarımlar ve Genel Eğilimler

  • Dijitalleşmenin Artan Rolü: Artık şirket kuruluşundan finansmana, vergilendirmeden çalışan yönetimine kadar her aşamada dijital araçlar ön plana çıkıyor. E-Residency, online kuluçka merkezleri, uzaktan çalışma modelleri 2024 sonrası daha da büyüyecek.
  • Bölgesel Girişimcilik Merkezleri: Silikon Vadisi, Londra, Berlin, Shenzhen gibi merkezlerin yanı sıra, Tallinn (Estonya), Toronto (Kanada), Bangalore (Hindistan), Sâo Paulo (Brezilya) ve Johannesburg (Güney Afrika) gibi şehirler de sahnede daha aktif rol oynayacak.
  • Sürdürülebilir ve Etki Odaklı Girişimler: Yüksek karbon salınımı veya çevreye zarar veren iş modelleri, yatırımcılar tarafından daha az ilgi görmeye başlayacak. Bu da sürdürülebilir enerji, döngüsel ekonomi ve sosyal etki odaklı şirketlerin yükselişini tetikleyecek.
  • Regülasyonların Uyumlaşması ve Yeni Anlaşmalar: AB, ASEAN, Afrika Birliği gibi bölgesel bloklar arasında serbest ticaret anlaşmaları ve ortak regülasyon çabaları artabilir. Bu durum, sınır ötesi şirket kuruluşunda bazı engelleri azaltabilir.

6.2 Riskler ve Fırsatlar

  • Jeopolitik Riskler: Özellikle ABD-Çin gerilimi, Rusya-Ukrayna krizi, Orta Doğu’daki çatışmalar gibi olaylar, küresel ekonomik ortamı zaman zaman belirsiz hale getirmektedir.
  • Teknolojik Dönüşüm Hızı: Yapay zekâ, blok zinciri, IoT, kuantum bilişim gibi teknolojilerin hızlı evrimi, girişimcilik ekosisteminde hem büyük fırsatlar hem de ani dönüşümler yaratabilir.
  • Küresel Sağlık ve İklim Sorunları: COVID-19 pandemisinin bıraktığı deneyimler ve iklim değişikliğinin etkileri, sigorta, lojistik, turizm gibi sektörleri yeniden şekillendirmektedir.

7. Sonuç ve Öneriler

2024 yılı, uluslararası şirket kuruluşu ve girişimcilik açısından büyük fırsatların yanı sıra çeşitli risklerin ve zorlukların olduğu bir dönem olarak karşımıza çıkmaktadır. Raporumuzda, kıta kıta değerlendirilen önemli girişimcilik merkezlerinde şirket kurmanın avantajları, dezavantajları ve öne çıkan sektörler ele alınmıştır.

Özetle:

  • Kuzey Amerika (ABD, Kanada): Geniş sermaye ağları, güçlü teknoloji ekosistemi ve yüksek yaşam kalitesi sunar. Regülasyonlar eyalet bazında değişiklik gösterebilir ve rekabet oldukça yoğundur.
  • Avrupa (BK, Almanya, Fransa, Estonya): Ortak pazar avantajı, eğitimli iş gücü ve yenilikçi girişimcilik kültürü öne çıkar. Ülkeden ülkeye bürokrasi ve vergi sistemleri farklıdır. Estonya ise özellikle e-Residency programıyla dikkat çekicidir.
  • Asya (Hindistan, Çin): Kalabalık nüfus ve hızlı dijitalleşme, büyük ölçekli büyüme şansı yaratır. Ancak bürokrasi ve regülasyon karmaşası başlıca engel olabilir.
  • Afrika (Nijerya, Güney Afrika, Kenya): Genç nüfus ve fintech başta olmak üzere büyük bir potansiyel sunar. Altyapı sorunları ve siyasi istikrarsızlık, risk faktörlerini artırmaktadır.
  • Güney Amerika (Brezilya, Arjantin): Kaynak zenginliği ve geniş iç pazar, özellikle fintech ve e-ticaret girişimlerini cezbeder. Ancak ekonomik dalgalanmalar, yüksek enflasyon ve bürokrasi göz önünde bulundurulmalıdır.

Estonya Örneği:
e-Residency gibi yenilikçi uygulamalar, küçük bir Baltık ülkesinin nasıl küresel bir çekim merkezi hâline gelebileceğini göstermektedir. Estonya, dijital devlet modelleri ve vergi uygulamalarıyla dünya çapında örnek alınan bir ekosistem sunmaktadır.

7.1 Politika Yapıcılara Yönelik Öneriler

  1. Dijital Dönüşümü Hızlandırma: Şirket kuruluşu ve yönetimi süreçlerini kolaylaştıracak e-devlet uygulamaları yaygınlaştırılmalıdır.
  2. Uluslararası İşbirlikleri ve Vize Kolaylıkları: Yabancı yatırımcı ve girişimcilerin ilgisini çekmek için özel startup vizeleri, hızlandırma programları düzenlenebilir.
  3. Ar-Ge ve Eğitim Yatırımları: Üniversite-sanayi işbirliği projeleri teşvik edilerek yetenek havuzları genişletilebilir.
  4. Vergi Teşvikleri ve Hukuki Destek: Özellikle erken aşama teknoloji şirketleri için vergi muafiyetleri veya kolaylıkları sağlanması, girişim ekosistemini canlandırabilir.

7.2 Girişimcilere ve Yatırımcılara Yönelik Öneriler

  1. Pazar Araştırması ve Yerel Ortaklıklar: Yeni bir ülkede şirket kurmadan önce pazar dinamikleri, müşteri davranışları ve rekabet ortamı dikkatle incelenmeli, mümkünse yerel ortaklarla işbirliği yapılmalıdır.
  2. Regülasyon ve Vergi Danışmanlığı: Uluslararası hukuk ve vergi uzmanlarıyla çalışmak, ileride yaşanabilecek sürpriz maliyet ve cezaları önleyebilir.
  3. Çevik İş Modelleri ve Teknoloji Odaklı Yaklaşım: Dijital altyapıya uygun, esnek iş modelleri geliştirerek hızlı pivot etme becerisi önem kazanmıştır.
  4. Kültürel ve Sosyal Sorumluluk: Sosyal ve çevresel etkiyi göz önünde bulundurmak, hem tüketiciler hem de yatırımcılar nezdinde markaya değer katar.

8. Kaynakça ve Ek Bilgiler

Bu rapor hazırlanırken pek çok açık veri tabanı, uluslararası kuruluş raporu ve akademik makaleden yararlanılmıştır. Özellikle aşağıdaki kaynaklar, konuyla ilgili derinlemesine bilgi arayanlar için faydalı olabilir:

  • Dünya Bankası (World Bank) verileri: İş yapma kolaylığı, GSYİH, nüfus ve diğer makroekonomik göstergeler.
  • OECD Raporları: Girişimcilik ve inovasyon ekosistemlerine dair ülkeler arası karşılaştırmalar.
  • IMF World Economic Outlook: Küresel ekonomik büyüme projeksiyonları ve trendler.
  • WEF (World Economic Forum) Raporları: Küresel Rekabet Endeksi, teknoloji adaptasyonu ve inovasyon verileri.
  • UNESCO ve UNDP: İnsan gelişmişlik indeksleri, eğitim ve kalkınma göstergeleri.
  • AB Komisyonu Belgeleri: Tek Pazar düzenlemeleri, KOBİ ve startup teşvikleri.
  • Yerli ve Yabancı Melek Yatırımcı Ağları: Crunchbase, AngelList, CB Insights gibi veri tabanlarıyla desteklenen araştırmalar.
  • Ülke Bazlı Devlet Kurumları: Örneğin “Enterprise Estonia”, “Startup India”, “Startup Canada”, “La French Tech”, “Startup Chile”, “Startup Brazil” vb. ulusal girişimcilik programlarının resmi siteleri.

Ek olarak, uluslararası danışmanlık şirketlerinin raporları (McKinsey, PwC, Deloitte, KPMG vb.) ve çeşitli kuluçka-hızlandırma merkezlerinin sektör bazlı araştırmaları, hem pazara giriş stratejileri hem de regülasyonlarla ilgili detaylı analizler sunmaktadır.

9. Genel Değerlendirme ve Son Söz

2024 yılı, küresel ölçekte girişimcilik ve şirket kuruluşu açısından pek çok dinamiği beraberinde getirmektedir. Kuzey Amerika’daki güçlü finans ve teknoloji ekosistemi, Avrupa’nın ortak pazar avantajı ve dijitalleşme atılımları, Asya’nın devasa nüfus ve hızla gelişen teknoloji piyasaları, Afrika’nın genç ve mobil tabanlı ekonomisi, Güney Amerika’nın geniş iç pazarları ve kaynak zenginliği — hepsi uluslararası girişimciler için farklı fırsat ve zorluklar barındırır.

Estonya’nın Başarısının Ardındaki Temel Dersler:

  • Dijital devlete yapılan yatırım, bürokrasiyi azaltmış ve uluslararası girişimcileri çekmiştir.
  • Küçük bir ülke olmasına rağmen “küresel pazar” anlayışıyla hareket eden Estonya, yerli girişimlerin hızla büyümesini sağlamıştır.
  • e-Residency ve benzeri programlar, sadece yerel girişimcileri değil, dünyanın dört bir yanındaki girişimcileri de çekme potansiyeline sahiptir.

Bu modelin diğer ülkeler tarafından da örnek alınabileceği açıktır. Ancak her ülkenin kendi ekonomik, kültürel ve siyasi şartları bulunduğundan, genel bir “tek model” yaklaşımı yerine, uyarlanmış bir stratejiye ihtiyaç vardır.

Sonuç olarak, uluslararası şirket kurma ve girişimcilik ekosistemleri, teknoloji ve dijitalleşmenin hızla değiştiği; sosyal, ekonomik ve politik faktörlerin sürekli etkileşimde olduğu canlı ve dinamik bir alandır. Bu alanda başarılı olmak isteyen girişimcilerin, doğru ekosistemde doğru zamanda yer alması; riskleri en aza indirmek ve fırsatları yakalamak adına önem taşımaktadır.

Önümüzdeki yıllarda da küresel girişimcilik faaliyetlerinin yükselişi devam edecek, yeni unicorn’lar ve yenilikçi iş modelleri farklı coğrafyalardan çıkacaktır. Devletlerin politika tercihlerinden küresel yatırım ağlarının yönelimlerine kadar pek çok faktör, girişimlerin ve startup’ların uluslararası arenada nasıl konumlanacağını belirleyecektir. Sınır ötesi işbirlikleri, uluslararası kuluçka merkezleri, dijital vize ve e-Residency türü uygulamaların yaygınlaşmasıyla, gelecek dönem küresel bir “girişimcilik çağı” olarak tanımlanabilir.

Leave a Reply